TUZ GÖLÜNDEN UZAYA
İlk Türk astronotu Pilot Albay Alper Gezeravcı’nın uzaya, Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) yolculuğuna çok az bir süre kaldı. Hava koşulları nedeniyle ertelenen uçuş 17 Ocak’ta Kennedy Uzay Merkezi’nden fırlatılması planlanıyor. Axiom Space tarafından düzenlenen Axiom Mission 3 ile gerçekleşecek olan bu tarihi an Türkiye için büyük bir önem taşıyor. Gezeravcı, AX-3 misyonda İspanyol, İtalyan ve İsveçli astronotlarla görev alacak. Axiom, görev için mürettebata 15 haftalık görev eğitimi veriyor. Gezeravcı ve AX-3 görevinin mürettebat üyeleri SpaceX Dragon uzay aracı eğitimlerini başarıyla tamamladı. Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü tarafından Cumhuriyet’in 100. yılında gerçekleştirilecek olması da büyük önem taşıyor.
14 GÜNDE, 13 DENEY
Gezeravcı, fırlatmanın ardından ISS’de 14 gün kalacak, 13 farklı bilimsel deneye imza atacak. Uzay koşullarının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya çıkarılmasından Ay ve Mars’ın yüzeyini iyileştirmeye yarayacak bitkiye kadar farklı konularda belirlenen ve uzaydaki bilinmezliği anlamlandırmak için önem taşıyan 13 deneyin ayrıntıları şöyle:
Yeni nesil malzeme geliştirilecek: TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nden (MAM) Ömür Can Odabaş’ın proje yürütücüsü olduğu “UYNA” başlıklı deneyle Türkiye’nin uzay, havacılık ve savunma sanayii için yeni nesil malzeme geliştirme kabiliyeti kazanmasına katkıda bulunulacak.
Uzay araçları verimli hale getirilecek: TÜBİTAK MAM’dan Prof. Dr. İskender Gökalp ve Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil’in proje yürütücüsü olduğu “gMETAL” başlıklı deneyde kimyasal tepkimesiz koşullarda, katı parçacıklar ile akışkan ortamı arasında homojen bir karışımın oluşturulmasına yerçekiminin etkisi araştırılacak. Böylece uzay araçlarının verimli hale getirilmesi sağlanacak.
Karbondioksit oksijene dönüştürülecek: Boğaziçi Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Berat Haznedaroğlu’nun proje yürütücülüğünü üstlendiği “UzMAn” başlıklı deneyde mikroalglerle uzayda karbondioksit oksijene dönüştürülecek.
Tuz Gölü’nden uzaya: Yaşar Üniversitesi’nden Prof. Dr. İsmail Türkan’ın proje yöneticiliğini yaptığı “Extremophyte” isimli deneyle dünyada sadece Tuz Gölü’nde yetişen ve yüksek tuzlu ortamlara dirençli bir bitki olan “Schrenkiella Parvula”nın yüksek tuzluluğa karşı gösterdiği tolerans ve mikro yerçekimi arasındaki etkileşimin ortaya konulacak. Bitkinin bu özelliğinin diğer gezegenlerde kurulması planlanan üslerde, tuz ve metal içeriği yüksek regolitlerin (Ay ve Mars toprağı) iyileştirilmesi potansiyeli olduğu düşünülüyor.
Sağlığa etkisine odaklanılacak: Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emel Emregül’ün proje yürütücüsü olduğu “METABOLOM” başlıklı deneyde, uzay koşullarının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Ayrıca bu olumsuz etkilerin azaltılmasına yönelik olarak, uzay görevine katılan astronotun, uzay ortamı koşullarının etkisiyle gen ekspresyonlarında ve metabolizmalarında gerçekleşen fizyolojik ve biyokimyasal değişimler incelenecek.
Kozmik radyasyon hasarı ölçülecek: Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Güneş Esendağlı’nın proje yürütücüsü olduğu “MİYELOİD” başlıklı deneyle uzay misyonu katılımcılarının maruz kalacağı yolculuk ve uzay koşulları, kozmik radyasyon hasarının immünolojik olarak Miyeloid kökenli baskılayıcı hücreler (MKBH) düzeyinde ölçülmesi ve değerlendirilmesi amaçlanıyor.
Yerçekimsiz ortamdan etkilenen genler keşfedilecek: Üsküdar Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Cihan Taştan’ın proje yöneticisi olduğu “MESSAGE” başlıklı deneyle yerçekimsiz ortamdan etkilenen henüz işlevi keşfedilememiş genler tespit edilecek.
Mikroalgler deneyde kullanılacak: Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Didem Özçimen’in proje yürütücüsü olduğu “ALGALSPACE” başlıklı deneyle uzayda, Antarktik ve ılıman bölge mikroalglerinin büyüme verileri karşılaştırılarak. Uzayda algler, karbondioksitten oksijen rejenerasyonu, ek gıda temini, su iyileştirme, yaşam destek alanlarında kullanılmak amaçlarıyla araştırılacak.
Sürdürülebilirlik sorununa çözüm aranacak: Uzun süreli uzay görevlerinde sürdürülebilir bir sistemin sağlanamaması sorununu çözmek amacıyla Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Tuğçe Celayir’in “CRISPR-GEM” başlıklı deneyi gerçekleştirilecek. Bu kapsamda moleküler biyolojinin modern gen düzenleme tekniklerinden biri olan CRISPR tekniğinin mikro yerçekimi ortamda bitkiler üzerindeki etkinliği araştırılacak.
Propolisin anti bakteriyel etkisi test edilecek: Muş Bilim ve Sanat Merkezi’nden Birsen Geçer’in proje yürütücüsü olduğu “PRANET” başlıklı deneyle propolisin mikro yerçekimi ortamındaki bakteriler üzerindeki etkisi araştırılacak. Kontrol ve deney grupları oluşturularak propolisin anti bakteriyel etkisi test edilecek.
Kurşunsuz lehimleme yapılacak: TÜBİTAK UZAY’dan Hakan Asan’ın proje yöneticisi olduğu “MİYOKA” başlıklı deneyle mikro yerçekimi ortamında kurşunsuz lehimleme deneyi yapılacak. Deneyle elektronik kart üzerine kurşunsuz bileşen montajı gerçekleştirecek.
CREW DRAGON’LA GİDECEKLER
Ax-3, dünyanın dört bir yanındaki ülkeler için alçak Dünya yörüngesine giden yolu yeniden tanımlıyor. Ax-3 mürettebatı, ABD ve İspanya’yı temsilen misyon lideri Michael López-Alegría, Türkiye’den Alper Gezeravcı, İtalyan Hava Kuvvetlerinden Pilot Walter Villadei ve Avrupa Uzay Ajansı adına katılan İsveçli
Marcus Wandt’tan oluşuyor. Uçuş Axiom Space tarafından gerçekleştirilecek ve Crew Dragon uzay aracı kullanılacak. Uzay aracı Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nde bulunan Fırlatma Kompleksi 39A’dan kalkacak. Buradan da Uluslararası Uzay İstasyonu’na uçacak. Görev tamamlandığında okyanusa düşecek.
YAPAY ZEKÂDAN DESTEK ALINACAK
Deneylerde yapay zekâdan da destek alınarak yerçekimsiz ortamın insan sağlığına etkileri de araştırılacak. Bu kapsamda Haliç Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gökhan Aydemir’in proje yürütücü olduğu “VOKALKORD” başlıklı deneyle solunum sistemi fizyolojisi içerisinde akıllı saat kullanılarak yapay zekâ desteğiyle yerçekimsiz ortamın insan sesi üzerine etkileri ortaya çıkarılacak. Nişantaşı Üniversitesi’nden Oğuzhan Aydemir’in proje yürütücüsü olduğu “Oksijen Saturasyonu” deneyiyle de yapay zekâ desteğiyle verilen havanın oksijen seviyesi hesaplanarak düşük yer çekiminin sebep olduğu farklılık ve rahatsızlıklar tanımlanacak.