OLGUN İNSANLAR
İyilik etmeyi de affetmeyi de severler. Çok dinleyip az konuşurlar. Doğru dinlemeyi ve konuşmayı çok önemli görürler. Aynı hatayı tekrar etmezler.
Yaradılış amacını bilirler; bunun için de güzelliklere ulaşmak “cana can katmak” için fikirlerle uğraşırlar. Herkesle iyi ilişkiler içinde olmayı, yardımlaşmayı, dayanışmayı ve paylaşmayı severler. İnsan sevgisine, hoşgörüye, adalete, özgürlük kurallarına önem verirler.
Kendilerini bilirler, duygularını kontrol ederler, aklın yolundan çıkmazlar. Kimseye kin tutmazlar, kızmazlar, düşman olmazlar, kimseden nefret etmezler. Başkalarının kendilerini kullanmasına, istekleri dışında kararlar alıp yönlendirmelerine izin vermezler.
Kalpleri altın gibi, karakterleri sağlam ve kendilerine olan güvenleri tamdır. Cesaretlidirler, kimseden korkmazlar. Kendi duygularını kontrol ederek, hayatta olabileceğinin en iyisi olmaya, yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışırlar. İnsanlaşmak için özgür düşünürler.
Kimseye ihanet etmezler, vicdanlı, merhametli ve adaletli oldukları için, yola birlikte çıktıkları kişilerle birlikte yürürler. Güçlülerin gücüne güç katmak, isteklerini yerine getirmek için kimseye boyun eğmezler ve itaat etmezler.
İyi insan olabilmek için kendilerini sürekli geliştirirler. Dengeli yaşarlar, zamanın kıymetini bilerek hem kendileri hem de insanlık için değer yaratmak için çalışırlar. Çalışarak, yorularak ve başararak gelmek istedikleri yere başkalarının hakkını yemeden gelirler.
Görgü kurallarına uyarlar, kibardırlar, emretmezler rica ederler, temiz giyinirler, gezerler ve eğlenirler. Toplumun örf, adet, gelenek ve göreneklerine saygı gösterirler. Başkalarının düşüncelerine saygılı olurlar, onları dinlerler.
Yanlış yapmamak için düşünerek hareket ederler. Gerçekçidirler, söylediklerini ve yaptıklarını akıl, mantık süzgecinden geçirerek yaparlar. Ağızlarından çıkanı kulakları duyar. Neyi, nerede, ne zaman ve nasıl yapacaklarını da söyleyeceklerini de bilirler.
İnsanlıktan çıkanlara uymazlar, kötüleri, yanlışları örnek almazlar. Karar verme ve seçim yapma konusunda özgür düşünürler. Bağımsız yaşamayı bağımsız hareket etmeyi severler, kendi varlığını, başkasının varlığına bağlamazlar. “O varsa, ben de varım.” demezler.
Şereflidirler, şahsî çıkar sağlamak için başkasına kul olmazlar, yağcılık yapmazlar, menfaatleri için, doğru olduğunu bildiği fikrinden vazgeçmezler. Hayır demeyi bilirler, doğru bildiğinin yanlış olduğunu fark ettikleri zaman da yanlışından vazgeçerler.