NE ÖKSÜRÜK NE ATEŞ BIRAKIYOR
Özellikle tatlılarda ve sıcak içeceklerde tercih ettiğimiz tarçın, Orta Çağ'dan beri insan sağlığına sayısız fayda sağlıyor. Düzenli tarçın tüketmek, stresten enfeksiyona kadar pek çok rahatsızlığın önüne geçiyor.
Tarçın, antioksidan içeriği en yüksek olan baharat türlerinden bir tanesidir. En güçlü antioksidanlar arasında yer alan flavonoidler, polifenol ve fenolik asit tarçında bol miktarda yer alır.
Bu bileşenler vücutta serbest radikallerin oluşumunu önleyerek hücreleri oksidatif hasara karşı korur. Bu sayede hemen hemen tüm kanser türlerine karşı önemli bir koruma sağlar.
Buna ek olarak yüksek antioksidan içeriği sayesinde yaşlanmayı geciktirir, enfeksiyon hastalıklarına karşı korur ve stresi azaltmaya yardımcı olur. Antioksidan özelliği, doğal bir gıda koruyucusu olarak görev yapabilecek kadar yüksektir.
Tarçının vücuda sağladığı olumlu etkilerden bir tanesi de inflamasyonu azaltmasıdır. Eski çağlardan beri bronşit tedavisinde ve kronik öksürüklerin iyileştirilmesinde tarçının kullanılmasının nedeni de budur.
İçerdiği biyoaktif bileşenler sayesinde tarçın; vücutta bakteriler, virüsler, mantar ve parazitlerden kaynaklı olarak oluşan enfeksiyonlarla mücadele eder.
Bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun hastalıklara karşı daha güçlü bir şekilde savaşmasına yardımcı olur. Bu enfeksiyonlar nedeniyle vücutta oluşabilecek hasarların önüne geçilmesinde de oldukça etkilidir.
Özellikle kronik hastalıklarda hastalığın vücutta yol açabileceği tahribatları önlemeye katkı sağlarken tedavi sürecinde başarı oranının artırılmasına da destek olur.
Dünyada en çok ölüme neden olan hastalık grubu kalp ve damar hastalıklarıdır. Kardiyovasküler hastalıklar olarak da adlandırılan bu hastalık grubunun gelişiminde risk faktörleri arasında ise genetik yatkınlıktan sonra ikinci en önemli neden diyabet hastalığıdır.
Tarçın, bu iki kronik hastalığa karşı vücutta önemli bir koruma sağlayan mucize bir besindir. Tarçının sağlık üzerindeki faydaları arasında en çok bilinenlerden bir tanesi kan şekerinin düşürülmesine yardımcı olmasıdır.
Yapılan bilimsel araştırmalara bakıldığında Tip 2 diyabet hastalarında günde 1 gram tarçın tüketiminin kan parametrelerinde olumlu değişikliklere yol açtığı tespit edilmiştir. Bu sayede tarçın diyabet hastalarında kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olurken sağlıklı bireylerde insülin direncinin gelişimini önler.
Aynı zamanda tarçın, kolesterolün dengelenmesine de yardımcı olur. Total kolesterol, LDL kolesterol ve trigliserit düzeylerinin düşürülmesine ve iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolün yükseltilmesine yardımcı olan tarçın, düzenli olarak tüketildiğinde hem diyabet hem de kardiyovasküler hastalıklara karşı büyük bir koruma sağlar.
Kan basıncının düşürülmesi üzerinde de etkileri bulunan tarçın, hipertansiyon hastalarında kan basıncının kontrol altında tutulmasına destek olur. Tarçının faydaları arasında en önemli olanlardan bir diğeri ise Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklarda ilerleyişi yavaşlatması ve hastalığı yatıştırmasıdır.
Bazı bilimsel çalışmalarda düzenli tarçın tüketiminin Alzheimer hastalığının gelişiminde rol oynadığı düşünülen tau proteininin beyindeki üretimini engellediği görülmüştür.
Buna ek olarak motor duyusal aktiviteleri ve nöronların sağlığını koruyarak Parkinson hastalığına karşı korur, mevcut hastalarda ise hastalığı yatıştırmaya yardımcı olur. Bilişsel fonksiyonları destekler, hafızayı güçlendirir ve çevresel etkilere duyarlılığı arttırır.
Tarçın, emziren annelerin güvenle kullanabileceği baharat türlerinden bir tanesidir. Yapılan bazı bilimsel araştırmalar tarçın tüketiminin süt üretiminin artması ile ilişkili olduğunu öne sürmektedir.
Gebelik döneminde oluşan cilt sorunlarının giderilmesinde de önemli etkileri bulunan tarçın düzenli olarak tüketildiğinde cilt elastikiyetini arttırarak çatlak oluşumunu önler, derideki döküntü, tahriş ve enfeksiyon sorunlarının iyileştirilmesine yardımcı olur.
Emziren annelerde güvenle kullanılabilen bir baharat olmasına karşın tüm besinlerden kaynaklanabilen olası alerji risklerine karşı tarçın tüketmeye yeni başlayan anneler birkaç gün boyunca bebeklerini takip etmeli, herhangi bir yan etki görmesi halinde tüketimi bırakarak doktora başvurmalıdır.
Kilo vermek veya formunu korumak isteyenlerin güvenle tüketebileceği bir besin olan tarçın, kan şekerinin dengeli bir şekilde seyretmesini sağlayarak açlık ve tatlı krizlerinin önüne geçer.
Bu sayede kilo vermeyi kolaylaştırır. Sindirim sistemini düzenler, kabızlık ve şişkinlik sorunlarının önüne geçilmesine yardımcı olur. Besinlerin midede daha uzun süre kalmasını sağlayarak öğünlerin ardından elde edilen tokluk hissinin süresini uzatır.