KRONİK BAŞ AĞRISININ SEBEBİ NEDİR
Baş ağrısı genel nüfusun yüzde 48,9'unu etkiler; her yaştan, ırktan ve sosyoekonomik kökenden insanı etkiler. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Araştırmalar, doktoruna başvuran her 10 kişiden birinin baş ağrısından şikayetçi olduğunu gösteriyor. Ayrıca her 3 nöroloji muayenesinden 1'i baş ağrısından kaynaklanmaktadır.
BAŞ AĞRISININ ÇEŞİTLERİ VARDIR
Kafanın herhangi bir yerinde meydana gelen baş ağrıları, her insanın hayatının bir noktasında yaşadığı semptomlardır. Baş ağrılarının yüzde 96'sı iyi huyludur ancak geri kalan şiddetli bağ ağrısı vakaları, erken müdahalenin hayat kurtarabileceği acil durumlardır. Buna yatkın vakalarda acil doktorları hastanın tıbbi geçmişini dikkatle inceleyecek ve fizik muayene yapacaktır. Daha sonra altta yatan durumu anlamak için çeşitli laboratuvar teknikleri ve radyografik görüntüleme yöntemleri kullanılır.İlk sırada gerilim tipi baş ağrısı yer alıyorEn sık görülen baş ağrısı türü, genellikle 20 yaş üstü kadınları etkileyen gerilim tipi baş ağrısıdır. Hastalar gerilim tipi baş ağrılarının başlarının etrafında sıkı bir bant varmış gibi hissettiklerini bildirmektedir. Gerginlik baş ağrıları boyun ve kafatası kaslarının gerginliğinden kaynaklanabilir. Vücudu uzun süre yanlış duruşta tutmak veya strese maruz kalmak gibi durumlar gerilim tipi baş ağrılarına yol açabilecek faktörlerdir.
KÜME TİPİ BAŞ AĞRISI 6 HAFTAYA KADAR UZAYABİLİYOR
Küme baş ağrıları, nabız atmayan ancak yüzün bir tarafında veya gözlerin arkasında fark edilebilen, yanıcı bir ağrıyla karakterize edilir. Bu tip baş ağrısı oluştuktan sonra baş ağrısına sulanma, burun akıntısı gibi belirtiler de eşlik edecektir. Uzun süren küme baş ağrılarında bu süreç bazen 6 haftaya kadar uzayabilmektedir. Küme baş ağrıları haftanın herhangi bir günü, bazen günde birden fazla kez ortaya çıkabilir. Altta yatan neden tam olarak anlaşılamasa da 20 ila 40 yaş arasındaki erkekler bu nadir görülen baş ağrısına en duyarlı gruptur.Ataklar sırasında küme baş ağrıları ortaya çıkar. Bu atakların süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte 15 dakika ile 3 saat arasında değişmektedir. Ortalama olarak çoğu hasta günde 1 ila 4 atak geçirir. Bu saldırılar genellikle günün aynı saatlerinde meydana gelir. Bir saldırı sona erdikten sonra bir başkası meydana gelir ve kümeyi açığa çıkarır.
MİGREN KADINLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
Migren, genellikle yüzün yalnızca bir tarafında meydana gelen şiddetli bir baş ağrısıdır. Migrenlerin kendisi de birçok alt türe ayrılır. Kronik migren bu alt tiplerden biridir ve ayda en az 15 gün meydana gelir. Hemiplejik migren (başka bir migren türü) felce benzer semptomlara neden olabilir. Bu tür migreni olan kişilerde mide bulantısı, görme sorunları ve uyuşukluk gibi belirtiler görülür ancak baş ağrısı görülmez. Migren aileden geçebilir ve çeşitli nörolojik bozukluklarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Kadınların migrenden muzdarip olma olasılığı erkeklere göre yaklaşık 3 kat daha fazladır. Baş ağrısına ne sebep olur sorusunun cevabı baş ağrısının türüne bağlıdır. Örneğin primer baş ağrısında çevresel faktörler genetik yatkınlığı olan bireylerde beyin aktivasyonuna neden olabilir. Bu aktivasyon beyindeki kan damarlarının genişlemesine ve kimyasalların salınmasına neden olur. Bunlar sinirleri tahriş ederek ağrıya neden olur.İkincil baş ağrılarının birçok farklı nedeni olabilir. Örneğin enfeksiyonlar (sinüsler, kulaklar, meninksler), damar hasarları (anevrizmalar, malformasyonlar, damar tıkanıklıkları), tümörler ve yüksek tansiyon nedenlerden yalnızca birkaçıdır. Bu nedenle ikincil baş ağrılarının nedeninin belirlenmesi önemlidir. Ayrıca kadınlar adet döneminde baş ağrısı yaşayabilir. Ayrıca stres önemli bir tetikleyicidir.
BAŞ AĞRISINA YÖNELİK UYGULANABİLECEK TEDAVİLER
BotoksKronik migren, üç aydan uzun süren, ayda 15 veya daha fazla gün ortaya çıkan bir baş ağrısıdır ve bu baş ağrısı özelliği migrenle ilişkiliyse ve düzenli ilaç tedavisine rağmen ataklar önlenemiyorsa botoks gerektirebilir. Botoksun kronik baş ağrılarının tedavisinde birçok avantajı vardır; atakların sayısında ve şiddetinde yüzde 80 oranında azalma sağlar. Botulinum toksini ağrıyı önleyerek ve kas kasılma yerinde ağrıyı uyararak çalışır.
SİNİR BLOKAJI
Sinir bloğu tedavisi steril ortamda, fizyoloji konusunda uzman bir hekim tarafından yapılmalıdır. Tedavinin ilk aşamasında nörostimülatör, floroskopik veya ultrason görüntüleme ile ağrıya neden olan sinir tespit edilir ve lokal anestezi ile geçici olarak uyuşturulur. Hastanın ağrısı ilk aşamada kaybolursa sinirin kontrollü bir şekilde tahrip edildiği sinir bloğuna aday demektir.
Bu prosedürde ince bir iğne kullanılarak yalnızca ağrıya neden olan sinir liflerine sinir bloke edici madde enjekte edilir. Yaklaşık 15 dakikalık kullanım sonrasında hastalar herhangi bir sorun yaşamadan günlük hayatlarına dönebilmektedirler. Sinir bloğunun etkileri hastadan hastaya değişir ve birkaç ay sürebilir.
TETİK NOKTA
Tetik nokta tedavisinin amaçları ağrıyı hafifletmek, yeterli kas gücünü sağlamak ve ortaya çıkan kısıtlamaları ortadan kaldırmaktır. Öncelikle kötü duruş, aşırı ve yanlış kullanım, stres ve rahatsızlığa neden olabilecek diğer faktörleri önlemeye çalışın. Tetik nokta tedavisinde ağrıyı hafifletmek için antiinflamatuar ilaçlar, kas gevşeticiler gibi ilaçlar kullanılabilir.