KÖRLÜĞE NEDEN OLABİLİR
Burun dolgusu yaptıranların görme yetisini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabileceğini söyleyen Kulak, Burun, Boğaz Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özdemir, “Burun dolguları, göze giden damarlarda bası ve tıkanıklığa yol açabiliyor. Bu durum dolgu yapıldıktan sonra, burun cildi üzerinde renk değişikliği ve görme kaybı şeklinde kendini gösteriyor. Dolayısıyla burun dolgusunun burun anatomisine hakim tecrübeli ellerde yapılması gerekiyor” dedi.
Burun estetiği operasyonları insanların yüz hatlarıyla daha uyumlu bir burun yapısına kavuşması veya sağlıklı bir şekilde nefes alabilmesi amacıyla gerçekleştiriliyor. Ancak insanların birçoğu, operasyon öncesinde çeşitli konularda endişe duyuyor ve bunların başında görme kaybı riski geliyor. Her cerrahi müdahalenin birtakım riskler taşıyabileceğini belirten Op. Dr. Coşkun Özdemir, deneyimli cerrahlar tarafından gerçekleştirilen burun estetiği ameliyatlarında körlük ihtimalinin düşük olduğunu vurgulamasına karşın burun dolgusu yaptırmak isteyenleri uyardı.
“BURUN ESTETİĞİNDE KULLANILAN ESKİ TİP YÖNTEMLER GÖZE ZARAR VEREBİLİR”
Geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilen burun estetiği ameliyatlarının komplikasyonlar açısından potansiyel risk taşıyabileceğine dikkat çeken Op. Dr. Coşkun Özdemir, “Burun estetiği ameliyatlarında oluşabilecek kanamanın hastanın duruşuyla birlikte görme sinirine yapabileceği bası, bu esnada gözün açık kalmasıyla kimyasal maddelerin göze kaçması gözü olumsuz etkileyebilir.
Ayrıca, burun kemiklerinin eski tip çekiç ve keskiyle kırılmasıyla göz çukurunun altındaki kemiğe denk gelebilecek darbeler, ameliyat sonrasında hastanın görme alanını etkileyebilir. Bunlar gerçekleşmesi çok düşük ihtimaller de olsa dikkat edilmesi gereken önemli noktalardır” diye konuştu.
“TECRÜBESİZ CERRAHLAR VE PERSONEL HATALARI OLUMSUZ SONUÇLAR DOĞURABİLİR”
Ameliyatlarında Piezo yöntemini kullandığını belirten Op. Dr. Coşkun Özdemir, burun estetiği ameliyatlarında görme kaybı yaşama riskinin çok düşük, hatta imkansıza yakın bir durum olduğunu, ancak tecrübesiz cerrahlar ve ameliyathane personelinin hatalarının olumsuz sonuçlar doğurabileceği ihtimalinin de göz ardı edilmemesi gerektiğinin altını çiziyor. Burun kemiklerinin çekiç ve kesici bazı tıbbi aletlerinin yerini artık ultrasonik kemik kesme ve şekillendirme yöntemi olan Piezo’ya bıraktığını söyleyen Op. Dr. Coşkun Özdemir, “Ultrasonik rinoplasti sayesinde, burun kemikleri ayrıntılı bir şekilde görülebiliyor ve milimetrik ölçümlerle şekillendirilebiliyor. Bu yöntemle burun kemikleri arasındaki kılcal damarlara zarar verilmediği için ameliyat sonrası oluşabilecek şişlik ve morarma, minimum seviyede kalıyor. Bu sayede kemiklerin daha kontrollü kesilmesi ile burun daha zarif ve doğal hatlara sahip ulaştırılıyor” İfadelerini kullandı.