HERKESİN DERDİNE ÇARE OLMAYA ÇALIŞANLAR
Hazreti Muhammed “İnsanların en iyisi, insanlara en çok yardım edendir.” ve Hz. Mevlana da “Bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.” diyor.
Kafalarının içi temiz ve aç gözlü değillerdir. Yardım etme güçlerini kendilerinden güçsüz olanlar için çıkarları olmadan ve karşılıksız yaparlar. Yardım etmeyi insan olmanın en önemli vesilesi olarak görürler ve yardımsever olmanın sevincini yaşarlar.
Zamanın kime dost kime düşman olacağını bildikleri için, günün birinde yardıma muhtaç olabileceklerini düşünürler. Veren elin alan elden üstün olduğunu bilirler, bunun için de malını, bilgisini ve sevgisini buna ihtiyacı olanlarla paylaşmaktan zevk alırlar.
Duygusaldırlar; başkalarının iyiliğini düşündükleri için kendi menfaatlerini insanlar yolunda harcarlar. İnsanlarını yardım taleplerini reddetmezler veya onlara karşı ilgisiz kalmazlar. Yardım bekleyenlere sevgileriyle, iyi niyetleriyle kollarını açarlar, dünyalarına mutluluk saçarlar.
Elinin uzandığı, gücünün yettiği herkesin derdini kendi derdi gibi görürler ve o dertlere derman olmak için koşarlar. İşi düşen, derdi olan kimselere hayır demezler, fedakârdırlar, zora düşenlerin, dostlarından darbe yiyenlerin sorunlarına çözüm bulmaya çalışırlar.
Güzel ahlâklıdırlar; gönül dünyalarında hiçbir kötü düşünceye yer vermezler. Dünyanın en güzel ve mutluluk veren işlerinden birini yaparlar. Muhtaçlara, borçlulara ve yolda kalmışlara yardım ederek onların sıkıntılarını giderirler, ayıplarını gidermeleri için onlara uyarırlarda bulunurlar.
Yardımseverlik ruhuyla yaşarlar; insanlara yardım etmenin önemli bir duygu olduğunu ve insanın tek başına yaşayamadığı gibi ihtiyaçlarını da kendi başına karşılayamayacağını bilirler. Bunun için de kendini ve ruhunu hep canlı tutarak, veren elden alarak olmayan ele aktarırlar.
İyilik yapmayı severler, Kötülük yapmaktan uzak dururlar ve korkarlar. İnsanların birbirleriyle yardımlaşmaları ve dayanışma içerisinde olmaları gerektiğine inanırlar. İyi ve kötü günlerini paylaşarak toplumdaki huzuru ve mutluluğu artırırlar.
Şahsî düşünmezler. Yardıma ihtiyaç duyanların dert ortağı olurlar. Kendilerinde olanları, olmayanlara esirgemeden verirler. Paralarını, mallarını ve ellerindeki her şeylerini, her zaman başkalarıyla paylaşırlar ve insanî duygularla onların yardımlarına koşarlar.
Yüreklerinde kin ve nefret duygusunu barındırmazlar. Yürekleri kocaman ve hep sevgi doludur ve hep sıcaktır. İnsanlar arasında sevgiye, saygıya ve paylaşmaya önem verirler ruh sağlıklarının korunması için onların dertlerini dinlerler.
Yardımın sınırı yok, boyutu yok, çapı yok diye düşünürler. Çok yorulsalar da çok çabalarsalar da çok gerilseler de kapısını çalan çaresizlere ellerinden gelen ne varsa esirgemeden yaparlar. Yardım etmenin huzuru ile yastığa başlarını koyduklarına vicdan rahatlığı ile uyurlar.
Kalpleri temiz olan ve acıma duygusuyla yaşayan bu insanlar ekmeklerini bölüşmeyi severler. Yardımlaşma dalgasını yayan, yakınlarını, tanıdıklarını ve tanımadıklarını koruyan olarak tanınırlar ve toplumdan da bir başka sevgi ve saygı görürler ve unutulmayan iz bırakırlar.