Bilim insanlarının yaptığı araştırma sonucunda günün her saati dinlenebilecek şarkı belirlendi. 1980’li yılların unutulmaz parçasının her an dinlenebildiği ortaya çıktı.
Bilim insanları günün hangi saatinde hangi müziklerin daha çok dinlendiğini araştırdı. 10 Kasım’da Royal Society Open Science adlı hakemli bilimsel dergide yayımlanan bulgulara göre dinleyiciler günü 5 bölüme ayırıyor ve her bölümde farklı tempoda müzikler dinliyor. Independent Türkçe’de yer alan habere göre, araştırmanın sonucunda The Police’in 1983’te çıkardığı “Every Breath You Take” adlı şarkının her an dinlenebildiği tespit edildi.
MÜZİK DİNLEMEDE GÜN 5 BÖLÜME AYRILIYOR
Danimarka’daki Aarhus Üniversitesi araştırmacıları, bir günde yapılan şarkı seçimlerinde bir kalıp olup olmadığını öğrenmek istedi. Çalışmada müzik dinleme uygulaması Spotify’da 2 milyardan fazla kez dinlenen yaklaşık 4 milyon şarkıyı analiz edildi.
Bilim insanları, müzik dinlemede günün 5 bölüme ayrıldığını gördü. Her biri farklı niteliklere sahip bölümler sabah, öğleden sonra, akşam, gece ve gece geç/sabahın ilk saatlerinden oluşuyor. Beş bölüm hafta boyunca genellikle aynı sırayı takip ediyor. Ancak hafta sonlarında iş veya okula gidilmemesi gibi sebeplerle farklılık gösteriyor.
GÜNÜN 5 BÖLÜMÜNE UYAN ŞARKI BELİRLENDİ
Araştırma ekibinin başındaki Ole Adrian Heggli, sabahları (06.00-12.00) yavaş ama enerjik şarkıların hakim olduğunu ifade etti. Örnek olaraksa Robbie Williams’ın “Supreme” şarkısını verdi.
Öğleden sonra (12.00-20.00) Rihanna’nın “Only Girl (In The World)” parçası gibi yüksek sesli ve tempolu şarkılar tercih edildi.
Akşamları (20.00-23.00) dans edilebilen ve en yüksek tempoya sahip müziklerin hakim olduğu görüldü.
Geceleri (23.00-04.00) Sigur Rós’un Svefn-g-englar adlı parçası gibi yavaş ve ambient müziğin tercih edildiği görüldü.
Gece geç/sabahın ilk saatlerinde (04.00-06.00) dinlenen şarkılar gecedekilere benzese de tempo daha da düştü.
Bilim insanları, bu 5 bölümün hepsine uyan özelliklere sahip şarkının “Every Breath You Take” olduğunu söyledi.
Heggli ayrıca, müzisyenlerin araştırmaları sayesinde dinlenme potansiyellerini yukarıya çekebileceklerini öne sürdü.