
BEN DE GÖZLERİMİ KAPATTIM
Fakir öğrencilik yılları
Birgün arkadaşlarımızdan birisine babası çok güzel bir kol saati satın almış.
Arkadaşımız bu saatle okula geldi.
Hepimiz saati çok beğendik.
Düşündüm de; benim asla böyle bir saatim olmayacaktı ve bu benim olmalıydı.
Nefsime uydum, karar verdim ve saati çaldım, cebime koydum.
Arkadaş saatinin çalındığının farkına vardı, fakat kimin çaldığını anlayamadı.
Öğretmenimize durumu anlattı.
Öğretmen “saati kim çaldıysa çıkarsın, sahibine versin” dedi.
Bu benim için hayatımın en utanç verici anıydı. Pişman olmuştum, ama söyleyemedim
Bu durumda öğretmen farklı bir yöntem izledi.
Hepimizi tahtaya dizdi ve gözlerimizi kapattırdı. Ceplerimizi teker teket arayarak saati buldu. Cebimden çıkartarak gerçek sahibine verdi.
Sonra hepimiz gözlerimizi açtık.
Yakalanmıştım ve kalbim duracak gibiydi.
Herkes artık bana hırsız diyecekti..
Lakin Öğretmen bana hiç bakmadan derse devam etti.
Olay orada sessizce kapandı.
Yıllar geçti, ben de öğretmen oldum ve bir gün bu öğretmenimle karşılaştım.
Kendisine;
“saati çaldığım halde bana bir kelime etmeden, yüzüme bile bakmadan olayı kapattınız.
Daha sonra da hususi konuşup ikaz da etmediniz, beni hiç incitmediniz.
Neden böyle bir şey yaptınız, ” diye sordum.
O da bana hayatımda unutamayacağım şu cevabı verdi:
“ O sen miydin? Siz gözlerinizi kapattığınızda ben de gözlerimi kapattım.’’