ERKEN GELEN GRİBE KARŞI AŞI ÇAĞRISI
Uzmanlara göre grip bu yıl kapıyı erken çaldı. Solunum yolu enfeksiyonu grip vakalarında büyük artış bekleniyor. Koronavirüs önlemleri kapsamında alınan tedbirler grip vakalarında da etkili olmuştu ancak uzmanlar tedbirlerin kalkmasıyla şikayetlerde bu yıl ciddi oranda artışın olabileceğine dikkati çekiyor. Özellikle 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olanların grip aşılarını yaptırmaları gerektiğinin hayati bir önem taşıdığı ifade edilirken okullarda maske takılması ve el hijyeni konusunda önlemlerin alınması gerektiği ifade ediliyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftihar Köksal, bu yıl influenza şikâyetlerinin erken görülmeye başladığını belirterek, “Grip vakaları erken görülmeye başladı. Ağustos ayında beklemezdik. Özellikle İnfluenz-A şikâyetlerini gördük” dedi.
BU YIL ERKEN BAŞLADI
Ağustos ayı gelmeden influenza şikâyetlerinin erken başladığını belirten Prof. Dr. Köksal, “Grip vakaları erken görülmeye başladı. Ağustos’da beklemezdik ama özellikle influenza-A vakalarını gördük. Eylül ayının gelmesiyle birlikte toplu yaşam artacak. Okullar açılıyor. Okulların açılması, kışa doğru yaklaşılması, Kovid-19’un baş kaldırmış olması önümüzdeki günlerde solunum yolu enfeksiyonlarının artacağının habercesidir. Bir an önce önlemlerin alınması gerekiyor. Çünkü geçen yıllar da Kovid-19’a karşı alınan önlemler nedeniyle çok fazla grip vakası görmüyorduk. Ama geçen sene bu önlemlerde gevşeme olması ilkbahardan itibaren bu yıl için risk teşkil ediyor” diye konuştu.
AŞINIZI MUTLAKA YAPTIRIN
İnfluenzadan aşı ile korunmanın mümkün olduğunu söyleyen Prof. Dr. Köksal, “Daha mevsim gelmedi. Ama Eylül ayı itibariyle grip aşılamaları konusunda önlemlerin alınması lazım. Risk gruplarının özellikle aşılarını olması lazım. Henüz yeni aşı gelmedi. Grip aşısı her yıl yeniden hazırlanır. DSÖ, bir yıl önce görülen en fazla grip şuşlarını tespit ettiği için yeni aşılar ona göre hazırlanır. Son derece koruyucudur. Ve her sene yapılması gerekir. Aşıların, yapılması hayati öneme sahiptir. Aşıyı yaptırmış insanlar virüsü almış olsa dahi ya belirtisiz geçiriyor ya da hafif belirtilerle geçiriyor. Ölümü kesinlikle engelliyor. O nedenle aşıların yapılmasını öneriyoruz” ifadelerini kullandı.
‘OKULLARDA ÖNLEM ALINMALI’
Kronik rahatsızlığı bulunmayan çocuklarda aşı zorunluluğu olmadığını söyleyen Köksal, okullarda maske takma ve el hijyeni konusunda önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı. Köksal, pandemi döneminde çocukların, yetişkinlerden daha fazla korunma önlemleri uyguladığını belirterek şöyle devam etti: “Hijyen çok önemli. Solunum yoluyla bulaşıyor ama okullarda silgi, kalem alışverişinde bulunuyorlar. Buluşma açısından çok riskli. Mümkünse okul yöneticileri, aileler, öğretmenler, çocukları el hijyeni konusunda hem de maske takma konusunda uyarmalı. Yayılımı ne kadar seyretebilirsek riski de o derece azaltmış oluruz. Ben çocukların daha bilinçli olduğunu düşünüyorum. Kovid-19’u bildikleri için önlemlere çok güzel ayak uyduruyorlar.”
3 MİLYON GRİP AŞISI GELECEK
Grip aşılarının bir kısmının depoların ardından eczanelerde yerini almaya başladığını söyleyen İstanbul Eczacılar Odası Başkanı Pınar Şeker Özcan da aşı takvimiyle ilgili şunları söyledi: “Grip aşıları normalde eylül ayında depolara girer. Eczanelere de yavaş yavaş iner. O aşamadayız şu an. Türkiye’de planlanan 3 tane grip aşısı var. Bunlar geri ödemeye de bu sene giriyor. 3 milyon civarında bir aşı gelecek. Hepsi bir anda gelmez. Kademe kademe gelir. Şu an da bir tanesi depolara hiç giriş yapmadı. Ekimin başına kadar zaman alacaktır.”
KOVİD MİYİZ GRİP Mİ?
Bu yıl influenza, mevsimsel nezle, koronavirüs vakalarının çok fazla görüleceğini belirten Prof. Dr. Köksal, Kovid-19 ve influenza arasındaki farkları şöyle anlattı: “Genellikle yaygın kas ve eklem ağrısı, ateş, halsizlik iştahsızlık, boğazda yanma hissi, gözlerde kızarma gibi belirtilerle geliyorlar. Bu belirtiler, influenza ve kovid-19 için ortak belirtilerdir. Kovid-19’da sırt ağrıları çok daha fazla oluyor. İnfluenzada kas ve eklem ağrıları daha fazla olur. Ateş her ikisinde olabilir. Ama influenzada daha fazla olabilir. Risk grubu dediğimiz 65 yaş üzerinde, kronik hastalığı olanların kullandıkları ilaçlara bağlı olarak bağışıklık sistemleri biraz daha zayıf olduğundan klinik tablo biraz daha ağır seyredebiliyor. Bu grupları hastaneye yatırmak gerekebiliyor. Şimdilik sağlıklı kişileri, ayakta geçirenleri ek hastalığı olmayanları pek yatırmıyoruz. Tedavileri de ayaktan takip ediyoruz. Ama risk grupları önemli.”